Ilk olarak ortaya çıkmasında death metal ve gotik metal türlerinde klasik müzik enstrüman ve öğelerinin kullanılmaya başlaması etkili olmuştur. Özellikle ilk olarak death metal grubu olarak kurulmuş Therion müziğini daha çok klasik ögelerle pekiştirmiş ve nihayet konserlerinde tam orkestra kullanmaya baslamış ve yeni yarattıklari senfonik metal müzikle anılmaya başlamışlardır. Her ne kadar Therion kadar ünlü olmasa da 1991'de kurulan ve 1992'den beri senfonik metale yönelen Haggard da bu türün önemli temsilcilerindendir.
1997 yılında Nightwish ve Within Temptation ilk albümlerini piyasaya sürmüş ve Therion'un tarzından oldukça etkilenmişlerdir. Within Temptation gotik metalin ögelerini uyarlayarak klavyeyi müziğe yerleştirmiş, vokalistleri Sharon den Adel'in soprano vokallerini arttırırıken erkek vokalleri tamamen kaldırarak türe katkıda bulunmuştur. Nightwish ise daha cok power metal tarzına yakın melodiler seçmiş, opera tarzı soprano vokalleri Tarja Turunen ve klasik batı müziği etkileşimli besteci-klavyecileri Tuomas Holopainen ile bugünün en çok tercih edilen senfonik metal türü olan senfonik power metalin öncüsü olmuştur.
Günümüzde ise daha önceleri death metal, doom metal, gotik metal, power metal veya black metal olarak başlayan gruplar dahi senfonik metal grubu olarak bilinmeye baslamışlardır. Bazıları senfonik metalin heavy metal alt türü oluğunu savunurken başkaları herhangi bir metal türünde kullanilabilecek bir stil oldugunu düşünmektedirler.[center]